
Bizim bi tane Yilma abimiz var, ne zaman evine gitsek kazan kayniyor, yemekler corbalar sunlar bunlar hem de Turk usulu yapilmis hazir. Sirri Jennifer: Esi Uganda`ya geldiginde evlerinde kalan akilli mi akilli Jennifer adinda bir kiza yemek yapmayi ogretiyor, sonra gel keyfim gel…
Yilmaz abiyi aradim, `Jennifer`in bir arkadasi var mi onun kadar akilli, onu da ben alayim yanima da bana yemek yapsin` dedim. Yilmaz abi `Jennifer benim yanimda ayrildi ama part time is bakiyor` deyince kaptim Jennifer`i.
1.5 ay devamli yemek yaptik Jennifer`la beraber. Ingilizcesi iyi degil , Turkce, Swahilice yarim yamalak anlasarak yaptik ama. Ingilizce rende diyorum anlamiyor, rendeyi gosteriyorum, `Oooo, rende` diyor, Yilmaz abini esinden ogrenmis. `Okra, lady`s finger` hepsini sayiyorum bamyayi anlatmak icin, anlasamiyoruz, satin alip getiriyorum bunu demek istemistim diye. `Bamya` deyiveriyor J
Mercimekli kofteler, taze fasuleyeler, sarmalar, dolmalar, kuru fasulyeler, etli nohutlu pilavlar, tantuni, imam bayildi, tarhana corba, saksuka, acili ezme, patlican salatasi aklimiza ne gelirse yaptik…Sonra test zamani geldi. Bakalim ogrenmis mi diye…
Felaket ! Her bi seyi felaket guzel yapiyor! Eve gidince yemegin hazir oldugunu en son animsadigim zaman 20 yil onceydi galiba…Nasil bir zevkmis eve gelince kaynamis tencerenin basina oturmak!
Erkek veya cocuk olmak varmis dedim kendi kendime… Zevke bak yaa…
Fotografta Jennifera lahana sarma ogretirken J
Tek bir problemimiz var Jennifer`la, okuma yazmasi yok. Telefon verdim bi tane aradigimda bulabileyim de haberleselim diye, uzun sure acmayi ogrenemedi. Simdi iyiyiz, aciyor, ariyor, problem yok. Ama yemek tariflerini yazamadigim icin Catherine`e tembihiliyorum her seyi, Catherine Turk yemekleri alimi oldu.